BAS - Gönül Gün
Kürdistan Bölgesi Hükümeti 7 Haziran 2017’de yapılan toplantıdan bağımsızlık referandumunun 25 Eylül’de yapılacağı kararının ardından, referandum kararına destek de büyüyor. Dört parçadaki Kürt toplumunun tüm kesimleri ve demokratik kamuoyu bağımsız bir Kürdistan beklentisinde. Bas Gazetesi olarak referanduma yönelik beklentileri bu kez Kuzey Kürdistan’daki siyasetçilere sorduk. Gazetemize konuşan Kürt kadın siyasetçiler, Kürtlerin ve özellikle Kürt kadınlarının yaşadığı acıların en önemli sebebinin devletsizlik olduğu görüşünde. Bu sebeple de kadınlar bağımsız Kürdistan’ı heyecanla bekliyor.
Azadi Hareketi Yürütme Kurulu üyesi Duysal Karataş:
“Referandum sürecini destekleyecek çağrılarımız olacak”
Bu gelişmeyi coşku ve sevinçle karşıladıklarını söyleyen Azadî Hareketi Yürütme Kurulu üyesi Duysal Karataş, “Güneydeki bağımsızlık referandumunun sonuna kadar arkasında durmak boynumuzun borcudur” diyor. Kürdistan’ın bir parçası olan güneyin statü kazanmasına saygı duyulmasını ve destek verilmesini temenni ettiklerini söyleyen Karataş, Kürdistan Bölgesine destek ziyareti gerçekleştirmeyi umduklarını da sözlerine ekledi.
PSK Kurucu üyesi Gönül Genç Dabakoğlu
“Bu tarihi adımı görmek beni duygulandırıyor”
Kürdistan Sosyalist Partisi (PSK) Kurucu Üyesi Gönül Genç Dabakoğlu ise referandum ile ilgili duygularını ise şu şekilde anlatıyor: “Yüzyıllar boyunca zulme uğramış, Enfal soykırımında binlerce evladını yitirmiş, Halepçe’de insanlığın tanık olduğu en büyük jenositlerinden birine maruz kalmış bir halkın kadını, bir Kürt kadını olarak ben de bağımsızlık için referanduma gitme kararının heyecanını yaşıyorum. Bu tarihi adımı görmek beni de oldukça duygulandırıyor. Kürdistan’ın dört parçasından birinde özgür bir toprak parçasının olması düşüncesi bile sevindiriyor.”
T-KDP Başkan Yardımcısı Yüksel Avşar:
Bağımsızlık için iç ve dış koşullar olgunlaşmakta
Kürdistan Bölgesi bağımsızlık referandumu kararının ulusal ve milli düşünen Kürt kadınlarını sevindirdiğini söyleyen Türkiye- Kürdistan Demokrat Partisi (T-KDP) Başkan Yardımcısı Yüksel Avşar ise şunlara dikkat çekiyor: “Kürdistan parlamentosunun aldığı bağımsızlık kararı bana göre tüm bölge açısından siyasi önem arz ediyor. Kanımca iç ve dış koşullar olgunlaşmakta ve bağımsızlık referandumunun büyük çoğunlukla başarılı olacak.”
ÖSP Kadın Komisyonu:
Referandum sonucu diğer parçaları etkileyecek
Bağımsızlık referandumu kararının, Kürdistan ulusal özgürlük mücadelesi ve Kürt halkı açısından çok önemli ve sevindirici bir karar olduğunu söyleyen Özgürlük ve Sosyalizm Partisi (ÖSP) Kadın Komisyonu üyelerinin gazetemize yaptığı açıklamada şunlara dikkat çekiliyor: “Halkımızın yaşadığı bütün soykırımların ve yaşadığı bütün acıların temelinde elbette belirleyici olan devletsizliktir. Soykırımlar ve katliamlardan en çok etkilenen kesim ise hiç kuşkusuz Kürt/Kürdistan kadınlarıdır. Bunu en acı şekilde Şengal’de gördük. Dolayısıyla halkımızın ulusal ve demokratik haklarını vermemek noktasında direnenlere karşı biz Kürt kadınları bu kararın arkasında durmalıyız.”
“Her halkın kendi kaderini tayin etme hakkı var”
Hüda- Par Genel İdare Kurulu (GİK) üyesi Nurcan Tanrıkulu ise şöyle konuşuyor: “Her halkın olduğu gibi Irak Kürdistanı’ndaki Kürtler de kendi kaderlerini tayin etme hakkına sahiptir. Bağımsızlık ilan edilmesi halinde diğer yerlerde yaşayan Kürtlerde bir heyecan uyandıracaktır. Yalnız şunu da göz ardı etmemek gerekir ki; bu referandum Irak Kürdistanı ile ilgilidir ve diğer ülkelerde yaşayan Kürtlerin şartlarının, taleplerinin, siyasi düşüncelerinin birbirinden farklılık arz eder.
HAK-PAR PM üyesi Hatice Tunar:
Özgür bir coğrafyada kadınların da özgürleşmesi mümkündür
Bağımsızlık için ilk adım olan referandumu sevinçle karşıladığını ifade eden HAK-PAR Parti Meclisi (PM) üyesi Hatice Tunar da alınan kararı sonuna kadar desteklediklerini şu sözlerle ifade ediyor: “Ortadoğu coğrafyasında en çok ezilen ve sıkıntı çeken kesim kadınlardır. Özgür bir coğrafyada kadınların da özgürleşmesi mümkündür. Bir Kürt kadını olarak, Kürdistan’ın bir parçasında dahi olsa halkımızın özgürleşmesi bütün parçalardaki kadınlarımızın hayali ve talebi, olduğunu düşünüyorum.”
PAK Parti Meclisi üyesi Zinet Dinçer:
Ezidi Kadınların acısının sebebi devletsizliktir
Kürdistan Özgürlük Partisi (PAK) Meclis üyesi Zinet Dinçer artık Güney Kürdistan’ın devletleşmesinin politik değil gereklilik olduğunu söylüyor. Dinçer, tüm dünyadaki Kürtlerin referanduma destek vermesini gerekliliğini ise şu şekilde ifade ediyor: “Son zamanlarda şehit annelerinin acısını gördük. Êzidî Kürt kadınlarının maruz kaldıkları şiddeti ve tecavüzü gördük. Bu yaşadığımız acıların sebebi devletsizliktir. Devletsizlik büyük bir acıdır. Eğer Kürdistan devlet olursa artık hiçbir güç Kürt kadınına, Kürt erkeğine ve Kürdistan’a el uzatamayacaktır.”
Dilan Dirayet Taşdemir: Kürtler bir an önce ulusal kongrelerini yapmalılar
Kürdistan bölgesindeki halkın kendini nasıl yöneteceği ve statüsünü nasıl belirleyeceğini Kürdistan Bölgesi halkının hakkı ve kararı olduğunu söyleyen HDP Ağrı Milletvekili ve Kadın Meclisi Sözcüsü Dîlan Dirayet Taşdemir bu sebeple bağımsızlık referandumu kararına saygı duyulması gerektiğini dile getiriyor. Bu yüzyılın Kürtler için farklı bir yüzyıl olabileceğini belirten Taşdemir Kürtler arası ulusal birliğin önemine de dikkat çekiyor.
Arzu Karaman: Güneyli kadınlar sürece sahip çıkmalı
Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) Amed Bağlar İlçe Eş başkanı ve Özgür Kadın Kongresi aktivisti Arzu Karaman bu karara sahip çıkılması gerektiğini ve kararı desteklediklerini söylüyor. Referandumun yapılması ve ilan edilmesinin diğer parçalar için moral olacağını aktaran Karaman, Kürdistan bölgesindeki Kürt kadınlarının pasifleştirildiklerini hâlbuki bu sürecin Kürt kadınlarının emeğiyle yaratıldığını söylüyor. Karaman, “Sürece özellikle Güneyli Kürt kadınları sahip çıkmalıdır” diyor.
Bas Gazetesi